frenlemek

frenlemek
-i
1. 刹车: Birdenbire Ali'yi görünce bisikletimi frenleyip durdurdum. 我突然看见了阿里, 一捏闸, 把自行车停了下来。
2. 转́ 抑制: One çok kızmıştım ama kendimi frenledim, bir şey söylemedim. 我很生他的气, 但是我忍住了, 什么也没说。
3. 转́ 阻挠, 阻碍, 妨碍: gelişmeyi \frenlemek 阻碍发展

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • frenlemek — i 1) Bir taşıtın, mekanizmanın hareketini fren yardımıyla yavaşlatmak veya durdurmak 2) mec. Bir gidişin, bir tutumun aşırılığını önlemek, gemlemek Adam fena sinirlendi. Ama durdu, düşündü, kendini iyi frenledi. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarık — is., ğı 1) İşlenmemiş sığır derisinden yapılan ve deliklerine geçirilen şeritle sıkıca bağlanan ayakkabı Tozla örtülmüş çarıklarının eskiliği belli olmuyor. Ö. Seyfettin 2) Araba yokuş aşağı giderken tekerleği frenlemek için altına sürülen demir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • frenleme — is. Frenlemek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gemlemek — i 1) Hayvanın ağzına gem takmak 2) mec. Aşırı istek ve davranışlara engel olmak, frenlemek Bu duygu, kinimi gemleyip beni daha hoşgörülü yapacağına öfkemi iyice artırıyordu. A. Ümit …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”